26 Kasım, 2013

Terabithia

Aynı rüyaları görüp aynı sabahlara uyanabileceğimizi sandık, yanıldık. Ne kadar benimsetmeye çalışsak da birbirimize, farklı dünyaların insanlarıydık. Ben susarak, sen giderek seviyordun mesela. Senin gözlerinde, benim düşüncelerimdeydi telaş.Rotasız geminin kaptanları gibiydik, dümendendi bazı şeyler. Hiç bitmeyeceğini hiç düşünmemiştim, böyle sakin biteceğini de.. Bana geldiğin akşam da  hava soğuktu benden gittiğinde de.. İçimi yakan bazı düşüncelerin sıcaklığındayım, üşümüyorum. Hatırlasana, bi güldürmeye başladığımda yanaklarına kramplar girene kadar güldürürdüm seni. Biliyorum, bensiz de mutlu olursun.

Sen de suç aramıyorum. Bir suçlunun, suçunu kabul etmesinin bir şeyleri kurtarabileceğine de inanmıyorum artık. Belki binlerce kez duymuşumdur "zamana bırak" teselli zımbırtısını. Hiç bir zaman bırakmadım ama bu sefer gidecek başka yönüm yok. Bu sefer onlar kazandı. Zamana bırakıyorum ve teslim oluyorum. Biliyorum ki zaman çoğu şeyi silecek ama silemediği şeyler de olacak. Ve bil; alışmaya çalışmak diye bir şey yok ! Alışmak Zorundasın. . .